Salı, Eylül 01, 2009

Eğer İstersen

Geçerken üzerinden,
Gerdanı
Tek tük fıstık ağaçları ile bezeli
Bu mahzun tepenin
Farkına varılmaz
Altında yatan o heybetli tarihin..
Belki bir şans,
Belki küçük bir merak
Belki kaderimizin bize oynadığı oyunun
Sırası gelen bölümünün girişidir
Ele alınan o ilk parça, yüreklerdeki o sıcaklık
Hani o koskoca dünyaya girişin
Altın anahtarı..
İstekle kazmak gerekir
Tüm bir şehri ortaya çıkarabilmek için
Sabırla..
Evin çatisi yahut boş bir sütundur ilk beliren
İçimize o çocuksu heyecanı getiren..
Durma, devam et ve bul sebebini,
Seni buraya çeken..
Çekilip bir bak uzaktan,
Şehrin ha belirdi ha beliren siluetine..
Bir zamanlar duyguların yaşandığı evlere
Aşıkların el ele gezdiği sokaklara
Bir sevgilinin yüreğini ilk kez döktüğü
O yıkılmış, boş ve tozlu meydana..
Durma, devam et kazıya ve hazırlan
Sanki eski ve sararmiş bir fotoğrafın
O ezik nostaljisini
Kendini oluşturan her bir taş altında saklayan
Bu şehirde yaşamaya..
Durma, vazgeçme sakın
Yıllardır seni bekler durur bu şehir
Biraz sarsılmış, yıpranmış belki ama
Hala sağlam yolları..
Her taşı, her odası, her kıvrımı senin artık
Bu büyük tiyatronun,
Tüm oyunlar senin icin
Tüm oyunlar sana oynanacak bundan böyle,
Eğer istersen..
Eğer istersen,
İlk günaydını bir öpücükle kelebek olup
Senin alnına konacak,
Gözler yüreğinin tüm sıcaklığı ile sana açılacak
Tutulan el, senin elin olacak bu sokaklarda
Duyuyor musun, işte bu meydanda
Senin için söylenecek tüm şarkılar..
Eğer istersen,
Tüm şehir dudaklarımdan
Dudaklarına akacak
Ve
Yüreğinde tekrar kurulacak...

IQ't 30.0502.1116 VM

Hiç yorum yok:

Related Posts with Thumbnails